Him ile ilgili cümleler, Him ingilizce örnek cümle içinde kullanımı ve anlamları, Him (Onu - Ona) kelimesiyle olumlu, olumsuz, soru cümlesi vb. aramaların cevaplarını bu sayfamızda bulabilirsiniz.
Him kelimesi ile ilgili ingilizce cümle örnekleri
They could not give him any help.
Ona hiçbir yardım sağlayamadılar. — Webindeks
Looking down at him, she sighed.
Ona bakarken içini çekti. — Webindeks
You're not like him, and I'm glad.
Sen onun gibi değilsin ve buna sevindim. — Webindeks
The boy looked around him with wondering eyes.
Çocuk meraklı gözlerle etrafına baktı. — Webindeks
He knew that she did not wish him to go.
Onun gitmesini istemediğini biliyordu. — Webindeks
The beast was very close to him now.
Canavar artık ona çok yakındı. — Webindeks
This dog helped him watch the sheep.
Bu köpek koyunları izlemesine yardım etti. — Webindeks
She made a face at him.
Ona yüzünü buruşturdu. — Webindeks
Take him along just in case.
Her ihtimale karşı onu da yanına al. — Webindeks
The boy who sat beside him was his son.
Yanında oturan çocuk onun oğluydu. — Webindeks
To him that is what seeing the world is about.
Ona göre dünyayı görmek budur. — Webindeks
How could she blame him?
Onu nasıl suçlayabilirdi? — Webindeks
It was time for him to embrace it.
Artık onu kucaklamanın zamanı gelmişti. — Webindeks
Howard gave him a strange look.
Howard ona tuhaf bir bakış attı. — Webindeks
It had been foolish to climb into the car with him.
Onunla arabaya binmek aptallıktı. — Webindeks
She lifted her hand to slap him again.
Tekrar tokat atmak için elini kaldırdı. — Webindeks
She eyed him suspiciously.
Ona şüpheyle baktı. — Webindeks
Well, that explained a lot about him.
Bu onun hakkında pek çok şeyi açıklıyordu. — Webindeks
It would do no good to ask him why.
Ona nedenini sormanın bir faydası olmayacaktı. — Webindeks
No wonder Dulce didn't want to let go of him.
Dulce'nin onu bırakmak istememesine şaşmamalı. — Webindeks