With ile ilgili cümleler, With ingilizce örnek cümle içinde kullanımı ve anlamları, With (ile) kelimesiyle olumlu, olumsuz, soru cümlesi vb. aramaların cevaplarını bu sayfamızda bulabilirsiniz.
With kelimesi ile ilgili ingilizce cümle örnekleri
I'm not angry with you.
Ben sana kızgın değilim. — Webindeks
She came to the airport with him.
Onunla birlikte havaalanına geldi. — Webindeks
Obviously he was still struggling with it.
Belli ki hâlâ bununla mücadele ediyordu. — Webindeks
I went along with it.
Ben de onunla birlikte gittim. — Webindeks
Out playing with Dawn.
Dawn'la oynuyoruz. — Webindeks
Alex asked with a grin.
Alex sırıtarak sordu. — Webindeks
You're angry with me.
Bana kızgınsın. — Webindeks
And some stones came with them.
Ve bazı taşlar da onlarla birlikte geldi. — Webindeks
Was he actually avoiding conversation with his father?
Gerçekten babasıyla konuşmaktan mı kaçınıyordu? — Webindeks
Sit down and have breakfast with us.
Otur ve bizimle kahvaltı yap. — Webindeks
Maybe lifting had nothing to do with it.
Belki kaldırmanın bununla hiçbir ilgisi yoktu. — Webindeks
Now eat with this.
Şimdi bununla ye. — Webindeks
One of the men is staying up with her.
Adamlardan biri onun yanında kalıyor. — Webindeks
I will stay with you tonight so you can rest.
Dinlenebilmen için bu gece seninle kalacağım. — Webindeks
What's wrong with it?
Bunun nesi var? — Webindeks
With a heavy heart, she called his number.
Ağır bir yürekle onun numarasını aradı. — Webindeks
I don't want to bond with a child only to have it taken away.
Bir çocukla bağ kurmak ve onu elinden almak istemiyorum. — Webindeks
I live with my mother and daughter.
Annem ve kızımla birlikte yaşıyorum. — Webindeks
Are you sure you want to go through with this?
Bunu yapmak istediğinden emin misin? — Webindeks
It is not so good as a baby with your blood?
Senin kanın bir bebek kadar iyi değil mi? — Webindeks - With ile ilgili cümleler