Stay İle İlgili Cümleler, İngilizce Örnek Cümle Kurma, İçinde Kullanımı ve Anlamları

Stay ile ilgili cümleler, Stay ingilizce örnek cümle içinde kullanımı ve anlamları, Stay kelimesiyle olumlu, olumsuz, soru cümlesi vb. aramaların cevaplarını bu sayfamızda bulabilirsiniz.

Stay İle İlgili Cümleler, İngilizce Örnek Cümle Kurma, İçinde Kullanımı ve Anlamları

Stay kelimesi ile ilgili ingilizce cümle örnekleri

Stay kelimesi ingilizcede kalmak anlamına gelir.

They wanted to stay at the party.
Partide kalmak istiyorlardı. — Webindeks


You can go with me or stay here.
Benimle gelebilirsin ya da burada kalabilirsin. — Webindeks


I'm going to stay here with mother.
Burada annemle kalacağım. — Webindeks


I love that ranch and I wanted to stay there.
O çiftliği seviyorum ve orada kalmak istedim. — Webindeks


I want to stay at home and watch TV tonight.
Bu gece evde kalarak televizyon izlemek istiyorum.


She stayed at the hotel for three nights.
Otelde üç gece kaldı.


Please stay on the line while I transfer you to the right department.
Lütfen doğru bölüme aktarana kadar hat üzerinde kalın.


I stayed at my friend’s house for the weekend.
Hafta sonu arkadaşımın evinde kaldım.


The hotel offers a discount for guests who stay for more than a week.
Otel, bir haftadan fazla kalan konuklarına indirim sunuyor.


He told me to stay put until he comes back.
Bana geri dönene kadar durmamı söyledi.


We need to stay focused on our goals.
Hedeflerimize odaklanmaya devam etmeliyiz.


The doctor advised him to stay away from alcohol.
Doktor ona alkolten uzak durmasını önerdi.


We stayed in the same hotel as the famous actor.
Ünlü oyuncu ile aynı otelde kaldık.


I stayed in bed all day because I was feeling sick.
Tüm gün yatakta kaldım çünkü hasta hissediyordum.


She stayed up late to finish her homework.
Ödevini bitirmek için geç saatlere kadar kaldı.


He decided to stay in the army for another year.
Bir yıl daha orduda kalmaya karar verdi.


We stayed up all night talking about our dreams and aspirations.
Rüyalarımız ve hedeflerimiz hakkında tüm gece konuştuk.


The hotel has a strict policy that guests must stay quiet after 10 pm.
Otel, konukların saat 22:00’den sonra sessiz kalmalarını gerektiren sıkı bir politikaya sahip.


She stayed true to her beliefs even in the face of opposition.
Karşıtlıkla karşılaşsa bile inançlarına sadık kaldı.


I’m going to stay at my grandmother’s house for the weekend.
Hafta sonu büyükannemin evinde kalacağım.


The government is urging people to stay home to slow the spread of the virus.
Hükümet, virüsün yayılmasını yavaşlatmak için insanların evde kalmalarını tavsiye ediyor.


He promised to stay by her side no matter what happens.
Her ne olursa olsun yanında kalmaya söz verdi.


The hotel staff offered to help us stay within our budget during our stay.
Otel personeli, konaklamamız boyunca bütçemize uygun kalabileceğimiz konusunda yardım teklif etti.


The restaurant is offering a deal where kids can eat for free if they stay with their parents.
Restoran, ebeveynleri ile birlikte kalan çocuklar için ücretsiz yemek sunan bir fırsat sunuyor.



Copyright © 2024 Tüm Hakları Saklıdır. Powered By İHSAN VURAL