Their ile ilgili cümleler, Their ingilizce örnek cümle içinde kullanımı ve anlamları, Their kelimesiyle olumlu, olumsuz, soru cümlesi vb. aramaların cevaplarını bu sayfamızda bulabilirsiniz.
Their kelimesi ile ilgili ingilizce cümle örnekleri
Their kelimesi ingilizcede onların anlamına gelir.
I'm going over to their house.
Ben onların evine gidiyorum. — Webindeks
Why don't you put her on the bed in their room?
Neden onu odalarındaki yatağa koymuyorsun? — Webindeks
The birds flew to their nests.
Kuşlar yuvalarına uçtu. — Webindeks
I miss their annual calendar.
Yıllık takvimlerini özlüyorum. — Webindeks
Perhaps the soldiers had given up their plan.
Belki de askerler planlarından vazgeçmişlerdi. — Webindeks
A train hit their car.
Arabalarına tren çarptı. — Webindeks
Was it greedy to want one of their own as well?
Kendilerinden birini istemek açgözlülük müydü? — Webindeks
Their welcome to Alex appeared to be genuine.
Alex'i karşılamaları samimi görünüyordu. — Webindeks
Their breathing synced, and she stilled.
(onların) Nefesleri senkronize oldu ve o sustu. — Webindeks
Carmen headed for their room.
Carmen (onların) odalarına doğru yöneldi. — Webindeks
Tell me what makes their calls different from other tips.
Bana onların aramalarını diğer ipuçlarından farklı kılan şeyin ne olduğunu söyleyin. — Webindeks
His gaze went to their arms.
Bakışları kollarına yöneldi. — Webindeks
They were mopping their brows.
Kaşlarını siliyorlardı. — Webindeks
I was surprised to find their moods somber.
Ruh hallerinin kasvetli olduğunu görünce şaşırdım. — Webindeks
Brave men left their homes and hurried toward Boston.
Cesur adamlar evlerini terk edip aceleyle Boston'a doğru yola çıktılar. — Webindeks
This was one of their first lessons at home and at school.
Bu onların evde ve okulda ilk derslerinden biriydi. — Webindeks
Or maybe he was thinking about their conversation last night.
Ya da belki dün geceki konuşmalarını düşünüyordu. — Webindeks
Their last name is Anderson.
(onların) Soyadları Anderson'dur. — Webindeks
Their screams are genuine and tangible.
Çığlıkları gerçek ve somuttur. — Webindeks
His officers and great men shook their heads.
Subayları ve büyük adamları başlarını salladılar. — Webindeks