Cervantes'e ait en anlamlı ve güzel sözleri resimli olarak derledik, özlü ve kısa resimli Miguel De Cervantes sözlerini facebook, twitter, instagram ve pinterest gibi sosyal mecralarda paylaşabilirsiniz.
Kalem aklın dilidir.
Aşk herkesi eşit kılar.
Atsız şövalye olur mu?
En büyük felaket ölümdür.
At, sahibine göre kişner.
Vazife ile oyun olur mu?
Tecrübe bilginin anasıdır.
İnsan beşer, kuldur şaşar.
Azmin elinden ne kurtulur!
Balın varsa sineğin bol olur.
Zaferler, felaketlerden doğar.
Herkes kendi işiyle uğraşmalı.
Bal, eşeğin ağzı için değildir.
Aşk ne ile beslenir?İltifat ile.
Kuru pantolon ile balık tutulmaz.
Fakirlik, aşkın büyük düşmanıdır.
Herkes kendi talihinin işçisidir.
İltifatın aşırısı dalkavukluktur!
Ah hafıza, huzurumun baş düşmanı.
Bir kapı kapanırken, öteki açılır.
İnsan, bazen sağduyusundan korkuyor.
Adaleti sopa ile sevdirecek değiliz.
Şerefim, yaşamımdan daha değerlidir.
Açlık, dünyanın en güzel salçasıdır.
Yaşamak ve öğrenmek güzel şeylerdir.
Eldeki serçe, uçan turnadan iyidir.
İyi bir ağaca sarılan gölgesiz kalmaz.
Zenginlik birçok kusuru kapatabiliyor.
Dost mu dedin? Kulağa kaçan piredir o.
Bilirsin, başlamak bitirmenin yarısıdır!
Evet, tıbbı överim, ama bir hekimi asla.
Herkes ne yapacağını en iyi kendi bilir.
Aşk saadetini kim elde eder? Susan kimse.
Hiçbir altın özgürlüğün bedelini ödeyemez.
İnsan eğitimle doğmaz, ama eğitimle yaşar.
Ey felâket, tek başına geldiysen hoşgeldin.
Senin içgüdün sana en doğru yolu gösteriyor.
Gururu kırılmış bir insan ölmüşten beterdir.
Bütün acılar azalır, yeter ki ekmeğin olsun.
Şiddetli fırtınanın arkasından sükunet gelir.
Ne verildiği değil, nasıl verildiği önemlidir.
Er kişinin cesareti, tersine çevirir kör talihi.
Bütün acılara dayanılır, yeter ki ekmeğin olsun.
Aşıkken saatlerimiz kanat, değilken değnek takar.
Gerçek cesaret her zaman ihtiyat ile el ele yürür.
Bir parça düşünmek, her zaman işine yarıyor insanın.
Namuslu adam erken evlenir, akıllı adam hiç evlenmez.
Şunu unutma ki, her insan yaptıklarıyla değer kazanır.
Kader, ne olursa olsun her zaman iyilerin yüzüne güler.
Zamanın silmediği anı, ölümün dindirmediği acı yoktur.
Talih her felakette, çare olarak açık bir kapı bırakır.
Bir prensesle öyle herkesle konuşulduğu gibi konuşulmaz.
Askerler için barut kokusu, lavanta kokusundan üstündür.
Parıldayan her şey altın değildir. Cervantes Özlü Sözleri
Zengin dullar bir gözleriyle ağlarlar, öbürünü kırparlar.
Herkesin yüzlerce küçük kusurları, delilikleri yok mudur?
Şeytan bir işin içine parmağını soktu mu başa çıkamazsın.
Asılmış bir adamın evinde ipten konuşulduğu nerede gördün?
Aşağılık insanlara iyilik etmek, denize su taşımaya benzer.
Dağlarda bilginler, çoban kulübelerinde filozoflar yetişir.
Karanlık bütün günahların üstünü örten kirli bir yorgandır.
Bana sorarsan, yeryüzünde akıllı uslu adamdan çok, kaçık var.
Eşeğin kuyruğunu kalabalıkta kesme; kimi uzun der, kimi kısa.
Zamanın unutturamayacağı anı, ölümün dindiremeyeceği acı yoktur.
Gerçek arkadaş sağlık gibidir. Değeri ancak o yok olunca anlaşılır.
Kimse bilemez kırılıp kırılmadığını çünkü camdan yapılmıştır kadın.
Akıllı olmak yetmez, Şövalyem. Ancak paran varsa aklın bir işe yarar.
Sen tanıdığım insanların en şanslısısın. Çünkü prensesle konuşacaksın.
Borcunu ödememek kararıyla alışveriş yapan için, fiyatın önemi yoktur.
Hiçbir zaman kendi gücünüzle edinebileceğiniz bir şey için dilenmeyin.
Kişisel bir günah, toplumsal bir ahlaksızlık kadar önyargısal değildir.
Gece karanlığında, ancak korkaklar ve ayak takımından insanlar dövüşür.
Otuz keşiş bir araya gelseler, anırmak istemeyen bir eşeği anırtamazlar.
Çünkü içim, makul bir saatte uyuyabilecek kadar huzura kavuşmadı henüz.
Lânet olasıcalar; insanın her günü bir olmaz; insan her gün neşeli olmaz.
Onur ve erdem ruhun süsüdür; eğer bunlar yoksa, beden asla güzel görünmez.
Şerefli bir kişi düştüğü zaman ona ilk darbeyi sefil ayak takımı indiriyor.
Arkadaş uğrunda ölmek kolay, fakat uğrunda ölünecek arkadaşı bulmak zordur.
Türkler'de, sahip oldukları kusur veya meziyetlere göre isim takmak âdettir.
Böyle olur bizim memlekette bazan, günahsızlar öder günahkârların cezasını.
Dünyada hiçbir şey insanları idare etmek kadar can sıkıcı ve yorucu değildir.
İki testi birbiriyle çarpışınca, biri kırılırsa, öbürü de en azından çatlar.
Hayat, bozuk para gibidir.Dilediğinizce harcayabilirsiniz ama sadece bir kez.
Bütün insanlar saygılı ve bilgili olsalardı, siz işsiz kalırdınız sayın peder!
Dürüst bir kadının güzelliği ateşe benzer: Yaklaşmayana hiçbir zararı dokunmaz.
Ah şeytan!Ah doymak bilmeyen muhteris nefsim!İkiniz ne de kötü arkadaşlarsınız.
Dilleri susturdularsa da, kalemleri durduramadılar. Miguel de Cervantes Sözleri
Evliliğin sessiz ve sakin sürmesi için ya koca sağır ya da kadın dilsiz olmalı.
Dişsiz ağız, taşsız değirmen gibidir; bir diş bir pırlantadan çok daha değerlidir.
Kederli bir güzelliğin gözyaşları, kayaları pamuğa, kaplanları koyuna dönüştürür.
Başarıya ulaşmadan önce birtakım talihsizliklere uğramamış tek bir şövalye yoktur.
Hayat bozuk para gibidir. İstediğiniz kadar harcayabilirsiniz. Ama sadece bir kez.
Kadınların tabiatı öyledir: Kendilerini seveni küçümsemek, nefret edeni ise sevmek.
Söylendiğine göre şairlik de delilikmiş ve bulaşıcı bir hastalık gibi şifası yokmuş.
Önüne kötülük etme fırsatı çıkmamış kişiye, iyiliğinden ötürü teşekkür edilebilir mi?
Eğitim gören bir talebenin karşılaştığı zorluklar şunlardır:Her şeyden önce yoksulluk.
Söyler misiniz, feleğin çarkına çomak soktum diye böbürlebilecek bir tek kişi var mıdır?
İyi bir öyküde kahramanın karşısında kötülüğü temsil eden bir düşman bulunmalıdır derler.
Herkesin kendine göre birtakım dertleri vardır,ama bu kiminde gramladır, kiminde kiloyla.
İnsanları arzu ve iradelerine karşı hareket etmeye zorlamaktan daha çirkin bir şey olamaz.
Dikkat et;imkansızın peşine düşersen, imkanı olan bile, haklı olarak senden esirgenebilir.
Bana kalırsa bütün deliliklerimiz, midelerimizin boş, kafalarımızın havayla dolu olmasından ileri geliyor.
Talihin iyiyse arkadaşın çok olur,ama bir bulutlandı mı havalar, kalırsın yapayalnız ortada.
Gözlerini Kendi kendine çevir, Kendi kendini tanımaya çalış, varılması enzor olan bilgi budur.
Gerçek incelse de kopmaz ve zeytinyağının suyun üstüne çıktığı gibi,daima yalanın üstüne çıkar.
Aşkın gözlükleri öyle pembedir ki, bakırı altın, yokluğu varlık, gözdeki çapağı inci gibi gösterir.
Bir yay her zaman gergin duramaz, insanın zayıf bünyesi de, meşru bir eğlencesi olmadan ayakta duramaz.
Şimdi lütfen söyleyin bakalım, elinde olmadan deli olan mı, yoksa bilerek delirenler mi daha akıllıdır?
Bana kalırsa bütün deliliklerimiz, midelerimizin boş, kafalarımızın havayla dolu olmasından ileri geliyor.
İnsanoğlunun düştüğü hatalardan biri de budur zaten. Başkalarını eleştirmekten kendisini tanıyacak zaman bulamaz.
Yüce talihin anasıdır çaba, karşıtı olan aylaklıksa, insanı ulaştırmamıştır insanı yürekten istediklerinin hiçbirine.
İkiyüzlülük çift taraflı keskin bir kılıca benzer. Bir tarafı aldattığı insanı keserken, diğer tarafı sahibini keser.
Sevgi ve arzu iki farklı şeydir; sevilen her şey arzu edilmez ve arzu edilen her şey de sevilmez. Özlü Cervantes Sözleri
Eğer akıllı biriysen ya da akıllı biri olmak istiyorsan ileride özür dilemek zorunda kalacağın bir şeyi asla söylememelisin.
Bütün kötü huylar, beraberinde az da olsa bir zevk getirirler, Sancho; ama kıskançlık sadece tatsızlık, hınç ve öfke getirir.
Kötü hareketler, ne kadar yerden aniden biten bitkilere benzese de, gene de insan onlardan kolayca bir çok şeyler öğrenebilir.
Kadın, satın alınan, değiştirilen veya satılan bir eşya değildir.O hayat boyunca devam eden ve içimizin ayrılmaz bir parçasıdır.
Dedikodunun sınırlarına girmeden, iki saatlik bir sohbeti sürdürebilecek birinin, ya çok şey bilen ya çok gezen biri olması gerekir.
Sevgili efendim Don Quijote, bugünkü günde Bilen'in değil, Olan'ın nabzı yoklanır.Altınla kaplı eşek,semer vurulmuş attan gösterişlidir.
Kitap yayımlayan yazar, büyük bir tehlikeye atılmış oluyor; okuyan herkesi memnun ve tatmin edecek bir kitap yazmak, kesinlikle mümkün değildir.
Söz gümüş ise sükût altındır. Ne olursun, mecbur kalmadıkça söze karışma.Sık sık ipliğini pazara döküp ne kötü bir kumaştan yapıldığını gösterme!
Gözlerini kendine çevirip kendi kendini tanımaya çalış; varılması en zor olan bilgi budur. Kendini tanırsan, öküze özenen kurbağa gibi şişinmezsin.
Oğlum,aynı gayeye hizmet ettikleri müddetçe kitap kılıca kuvvet vermiştir.Eğer kılıç kullanan kişi, kitapsızın biri ise; yaptığına savaş değil çapulculuk denir.
En vefalı aşıktı, burada şimdi toprağın altında,onu sevda götürdü, başka şey sanma Ey yolcu, içine Marseladan korku dolsun, ağla bu hale ama geç, git, hiç durma sakın.
Okumaya kendini o kadar verdi ki,gecelerini baştan sona, gündüzlerini de sondan başa okuyarak geçirmeye başladı.Ve böylece, az uyuyup çok okumaktan beyni kurudu, aklını yitirdi.
Geleceği ancak tanrı bilebilir. Biz sadece bazı şeyleri hissederiz o kadar. Kaldı ki, çoğu zaman hislerimiz de bizi yanıltır. Hiç endişe etme! Kaderinde ne yazılısı ise o olur.
Delikanlıların aşkı çoğu kez aşk olmayıp şehvet olduğundan, haz elde edildiği an biter.Ve aşk gibi görünen şey,mecburen söner,çünkü tabiatın koyduğu sınırı geçemez, oysa tabiat gerçek aşka bu sınırı koymamıştır.
Bütün bu atlattığımız fırtınalar,yakında havanın sakinleşeceğine ve olayların bizim için hayırlı olacağına işaret ediyor;çünkü ne kötülükler ne de iyilikler,daimi olamaz;kötülük uzun sürdüğüne göre de,iyilik yakında demektir.
Altı olur,yedi olur, hep Tanrı'nın dediği olur; her şeyin en doğrusunu, herkes için neyin en iyi olacağını Tanrı bilir; güne göre kürk giyinmek gerek; 'büyük lokma ye büyük söyleme' demişler; ak koyunu gören, içi yağ dolu sanır. Kısa Cervantes Sözleri
Sadece fiziki güzellik kadına üstünlük kazandırmaz.Ancak ahlak ve huy güzelliği ile beraber olursa bir kıymet ifade eder.Eğer şu güzelliğinizin yanında yılan gibi bir diliniz olsadı,Dük hazretleri sizinle hayatını birleştirmeyi göze almazdı sanırım!
Aşk, işlerinde ne saygı ne de mantık sınırlarını gözetir ve tıpkı ölüm gibidir. Yoksul çoban kulübeleriyle kralların görkemli sarayları arasında bir ayrım yapmadan saldırır. Bir kalbi ele geçirdiğinde ilk yaptığı şey, korku ve utancı o kalpten silmektir.
Devleri öldürerek gururu öldürmeliyiz; cömertlik ve yücegönüllülükle haseti; serinkanlılık ve ruh huzuruyla öfkeyi; az yeyip çok uyanık kalarak oburluk ve uykuyu; irademizi tâbi kıldığımız sevgiliye olan sadakatimizle, sefahat ve şehveti öldürmeliyiz. Donkişot sözleri
Roma İmparatorluğu'nun torunu İtalyanlar, İspanyolların egemenliğinin genişlemesi karşısında öyle bir bezginlik duyuyordu ki, "Tanrı İspanyol oldu" sözü yaygınlaşmıştı. İspanyollar sevilmiyordu, kibirli, gururlu, afra tafralı, kendini beğenmiş ve başkalarını hor gören kişilerdi.
Aşk bazen uçar,bazen yürürmüş; kimininki koşar, kimininki ağır ağır ilerlermiş;bazılarını hafif ısıtır, bazılarını yakarmış; birini yaralar, ötekini öldürürmüş; bir anda tutku yarışını başlatır,aynı anda bitirirmiş; sabah kuşattığı kaleyi akşamına düşürürmüş; çünkü hiçbir kuvvet aşka direnemez.
Ne türden olursa olsun, hikâyeler, kitaplar yazabilmek için,gelişmiş bir sağduyu ve olgun bir zekâ şart.Esprili,gülünç şeyler yazmak,büyük deha işidir; tiyatroda en çok zekâ gerektiren rol, aptalın rolüdür, çünkü başkalarını saf olduğuna inandırmak isteyen kişi, kesinlikle saf olmamalıdır.
Her güzellik âşık etmez; bazılarına bakmaktan hoşlanılır ama istek uyandırmazlar; her güzellik âşık etse, istek uyandırsa,kalpler karmakarışık olur, yolunu şaşırır, nerede duracaklarını bilemezlerdi; çünkü sayısız güzel insan olduğundan, istekler de sayısız olurdu.Oysa derler ki, gerçek aşk bölünmez, kendiliğinden olur, zorla olmaz.
Uykuyu icat eden bin yaşasın: Uyku, insanın bütün dertlerini örten yorgandır, açlığı gideren besindir, susuzluğu gideren sudur, soğuğu ısıtan ateştir, harareti serinleten soğuktur, her şeyi satın alabilen genelgeçer paradır; çobanla kralı, aptalla akıllıyı eşitleyen terazidir. Uykunun bir tek kötü tarafı vardır derler, o da ölüme benzemesidir; uykudaki adamla ölü arasında çok az fark vardır.
Cervantes Hakkında Kısa Bilgi
Miguel de Cervantes Saavedra, 1547'den 1616'ya kadar İspanya'nın altın çağının doruk noktasını ve düşüşünü kapsayan bir dönemde yaşadı. Tüm hayatı boyunca, ulusun reformların parçaladığı Avrupa'ya ve Türk gücünün büyüleyici ilerlemelerine karşı Katolik bir kale olduğu bir zamanda İspanya'nın zaferine ve çöküşüne yol açan idealist bir ulusal amacın ideallerini paylaştı.
Kahramanca kahramanlıklarla dolu İspanya, Yeni Dünya'daki tüm nüfusu boyunduruk altına alan ve Charles V ve II. Phillip'in askeri gücünü destekleyen bir altın akışı bırakan destansı kahramanları Cortez ve Pizarro ile gurur duyuyordu. Zengin Amerikan hazine kaynağına rağmen, İspanya'nın savunması köylülerinin ve kolonilerinin kaynaklarını tüketti, ta ki Armada'nın yenilmesiyle ülke toparlanamayacak kadar yoksullaşana kadar. İspanyol gücünün gerilemesi ile İngiltere ve Avrupa'nın reform ülkeleri üstünlüklerine başladılar.
Don Kişot adındaki meşhur kitabın yazarıdır. Hikaye, delirmiş bir İspanyol asilzadesi Alonso Quixano'nun maceralarını konu alıyor. Sayısız şövalye romanı okudu ve kendini dünyanın yanlışlarını geri almak ve ona adaleti geri getirmek zorunda olan bir ortaçağ şövalyesi olarak hayal etmeye başladı. Don Kişot de la Mancha adını alır ve yaveri olarak komşu bir çiftçi olan Sancho Panza'yı işe alır. Hikâye ilerledikçe Sancho Panza, şövalyenin fantezilerine verdiği gerçekçi tepkiyle Don Kişot'un çılgınlığına bir engel oluyor. Don Kişot, içinde bulunduğu her durumu şövalye hikayesiyle ilişkilendirerek yanlış yorumlar ve son derece komiktir.